Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketlerinin ardından bir aylık dönemde deprem ve konut sigortası talebindeki artış dikkat çekiyor. Afetin etkisiyle sigorta bilincinin arttığını belirten Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, “Doğu, Akdeniz Bölgesi ve İstanbul başta olmak üzere DASK ve konut sigortasına olan talepte 4 kat artışla karşı karşıyayız. geçen seneye kıyasla Deprem bölgesinde yaşayan bir toplum olarak bu bilinç düzeyinin sadece afetlerden sonra değil her zaman devam etmesi gerekiyor” dedi.
Kahramanmaraş’ta yaşanan ve toplamda 11 ilde yıkıcı etkiler yaratan deprem felaketlerinin üzerinden 1 ay geçti. Depremlerin sigortacılık açısından değerlendirilmesi Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen “Büyük bir felaket yaşadık. Ancak bu bölge sigortacılık açısından penetrasyonun düşük olduğu bir bölge değil. Özellikle endüstriyel ve endüstriyel alanlarda sigorta kapsamı yüzde 80-90 gibi oldukça yüksek. Kişisel sigorta elbette biraz daha düşüktür; Türkiye ortalaması diyebilirim. 5 milyondan fazla poliçe var. Bunların 3,5-4 milyonunun hayat sigortasından geldiğini biliyoruz. DASK’ın işlerine penetrasyon %50, konut sigortası ise %20 civarında. Kaskoda 500 bine yakın poliçe var ve Türkiye’nin yüzde 7-8’ini oluşturuyor. Sarsıntı, GSYİH’nın yüzde 10’unu oluşturan bir bölgede meydana geldi. Ekonominin yüzde 10’u diyebilirim. Sanayinin oldukça gelişmiş olduğu Gaziantep, Kahramanmaraş ve KOBİ’lerin yoğunlaştığı Hatay’ı etkilemiştir. Şu ana kadar gelen tebligatlarla yaklaşık 90 milyar TL’lik bir kaybın olduğunu biliyoruz. Bu hasarın neredeyse tamamı reasüre edildi. Sigorta sektörü olarak çok güzel bir sınav verdik. Hem müşterilerimizi hem de acentelerimizi koruduk. Hasar ödemelerini hızlı bir şekilde gerçekleştirdik ve bu hasarları önceliklendirerek ödemeye devam edeceğiz. Şu anda bizi bir nebze olsun sevindiren gelişme, toplumumuzun bir başka olası deprem afetine karşı sigorta bilincine ulaştığını görmek” dedi.
Poliçelerdeki bu artışı Aksigorta’ya özel olarak değerlendirdiklerini belirten, Uğur Gülen “Doğu bölgelerinde DASK üretimi kapalı olsa da geçen yılın şubat ayına göre kaydedilen üretimin 2-3 kat arttığını görüyoruz. Beklenen İstanbul sarsıntısını da göz önünde bulundurursak geçen yıla göre bu bölgede 4 katlık bir artış olduğunu söyleyebilirim. Yeniden yaşanan Kahramanmaraş depreminin etkisiyle Akdeniz bölgesinde de DASK ve konut sigortalarına talep 4 kat arttı. Toplam üretimin önemli bir %63’ü yeni poliçelerden geliyor. Bu da gösteriyor ki toplum olarak depreme karşı kendini güvenceye alma bilinci önceki yıllara göre 3-4 kat arttı” dedi.
Konut sigortası DASK’a ek güvence
DASK sigortasının gerekli olduğunu ancak bu teminatın bariz bir bedeli olduğunu vurgulayan, Gülümseyen , şunları söyledi: “DASK poliçesinin yanı sıra konut sigortasındaki artış, sigorta bilincinin arttığını gösteren en değerli etkenlerden biri. Afetlere karşı tam teminat sağlamak için konut sigortası yaptırmak çok değerlidir. Bu poliçe DASK’a ek bir teminat olmasının yanı sıra, kiracıların eşyalarını korumak için tercih ettiği bir üründür. Afetten sonra tabii ki toplumsal bir telaş içindeyiz. Bunun sonucunda konut ve DASK sigortalarına çok yoğun bir talep olduğunu söylemek mümkün. Deprem bölgesinde yaşayan bir toplum olarak bu bilinç düzeyinin sadece afetlerden sonra değil her zaman devam etmesi gerekir” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
