İMKON, yapıların depremden daha az zarar görmesi için 10 öneri paylaştı.
İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) Lideri Tahir Tellioğlu, binaların sarsıntıdan en az zarar görmesi için neler yapılması gerektiğine dair 10 öneride bulundu.
Tellioğlu, “yüzyılın felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş’taki depremlere ilişkin yaptığı değerlendirmede, 1999 depremi sonrası gündemde yer alan tedbirlerin kısmen hayata geçirilse de prestij nedeniyle yetersiz kaldığına dikkat çekti. Son depremin şiddeti ne yazık ki can ve mal kaybını önleyemediler. Tellioğlu, “Ancak devletine ve milletine hizmet etmiş, işlerini kanunların öngördüğü ve emrettiği şekilde ve şartlarda yapan müteahhitler, yasal düzenleme ile mesleki niteliklerine göre sınıflandırılır ve belgelenir ve münhasıran sorumludur. her deprem felaketinde olduğu gibi bazı medya organlarının kışkırtıcı haberleri, yaklaşımları ve kamuoyu baskısı… Onu hedef göstermek, suçlu ilan etmek doğru ve adil değil.” terimleri kullandı.
Tek hatanın müteahhitler olduğunu ilan edip amaç göstermenin sağlıklı tespit ve teşhisten saptığını vurgulayan Tellioğlu, yeni ve kalıcı tedbirlerin alınmasının ancak bu yıkımlarda müşterek sorumluluk alanlarının belirlenmesi ile mümkün olabileceğine işaret etti. bilim ve ortak akıl.
Tellioğlu, deprem sonrası yapıların zarar görmesini en aza indirmek için şu 10 öneride bulundu:
“1- Büyükşehir belediyeleri ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı uyumu ile geçmişte fay geçiş zonlarının imarlanarak oluşturulan yapı stoklarının fay sınırı dışındaki inançlı bölgelere taşınması şehirlerin yeni deprem master planları ile karşılaştırılmıştır.
2- Titreşim oluşumu olan ülkemizde kat değerleri dayanım oranına göre çarpılmalıdır.
3- Deprem riski altında olan ülkemizde 2012 yılında çıkarılan 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Kanunu’nun teşvik ve yaptırım gücü ile desteklenerek; Ayrıca yapı yoğunluğu veya fay hattı ekseni nedeniyle yerinde dönüştürülemeyen alanlar için kentin tabanı belirlenerek ve cazibe merkezleri ile desteklenerek kentsel dönüşüm rezerv alanı oluşturulmalıdır.
4- Bina statik uygulamalarının projesine uygun yapılıp yapılmadığını denetleyen yapı kontrol ve şantiye sorumluları, yapı proje uygulama denetçisi olarak üniversite mezuniyetinden sonra uzmanlık dallarına göre eğitim stajlarına ve sınavlara tabi tutulmalıdır.
5- Slammı betonun değerinden daha düşük ayarlayarak betona su katanlara gerekli sorumluluk ve cezai yaptırım uygulanmalıdır.
6- Statik yapıyı (demir ve betonarmeden) yapanlar ve sorumlular taşerona verilmeli ve sadece statik yapı müştereken ve müteselsilen sorumlu olmalıdır.
7?- Deprem, kentsel dönüşüm ve çekirdek aileye bölünme nedeniyle vatandaşlarımızın konut ihtiyacı önemli ölçüde arttı. Bunun konut kiralarına yüksek oranda yansıması, belediyenin küçük daire (minimum metrekare) kuralının çok daha aşağı seviyelere indirilmesi ve konut üretimi teşvik edilerek vatandaşlarımızın konuta erişimi kolaylaştırılmalıdır.
8- Son depremde 10’a yakın binanın kolonlarının kesildiğini veya statik yapının farklı şekilde hasar gördüğünü üzülerek gözlemliyoruz. Önlem altında iş yeri bulunan tüm bina stokları gözden geçirilmeli ve apartman/site yöneticileri bu konuda sorumlu tutulmalıdır.
9- Bina yapımında en büyük maliyeti oluşturan mesken imarlı arsa ihtiyacı, büyükşehirler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından üretilerek, uygun koşullarda İskan Müdürlüğü’ne sunulmalı ve imar planlı olarak geliştirilmelidir. şehir sağlanmalıdır.
10- Taahhüt şubesinin yıllarca kanuna dayalı meslek odasına sahip olması talebi karşılanarak, müteahhitlerin kayıt ve sicillerini tutma sorumlulukları ölçüsünde eğitim belgelendirmesine tabi tutulmaları sağlanmalıdır.
Tellioğlu, yıkılan mevcut yapılara ilişkin de şunları kaydetti:
“Ciddi can ve mal kaybımızın sebebi yıkılan mevcut yapı stoğu olarak ikiye ayrılabilir. Vatandaşların ruhsatsız yaptığı yapılar ve ruhsata tabi yapılar. Ruhsatlı yapılar. 1999 depreminden önce ve 1999 depreminden sonra yani deprem müdürlüğüne ve yapı denetim kapsamına göre yapılmış yapılara da denir.Kümeyi de ikiye ayırabiliriz.Bu nedenle yıkılan her bina yıkılmalıdır. ruhsatsız, ruhsatlı ve yapıldığı yıla tabi mevzuata göre değerlendirilemez.”